Yeni adresim

ara ara aşağıdaki adresimde yazacağım

https://atesinsesi.wordpress.com//

Kuyu

Kafamın içinde bir yer var
Oraya gidince geri dönemiyorum 
Uzun süren acılı bir tutsaklık bu
Gecenin derin karanlığına benziyor
-ki hiçbir ışık şafağı müjdelemiyor orada
Velhasıl insanı kurtaracak hiçbir şey yok
İnsan kendi kör kuyusuna düştüğünde anlıyor bunu...

tk/15 ekim

KARANFİL SUSKUNLUĞU

En uzun zamanlardır masallar
Büyülüdürler tıpkı hayat gibi
-ki bir kere geçmeye gör o kapıdan
Fayda etmez artık hiçbir çiçeğin suskunluğu…

tk/eylül 2016/#HayatınSesiSusturulamaz

ARTIK BÜTÜN OKULLARI BIRAKMA ZAMANI

Bazen sen geliyorsun aklıma

Sanki bir hücredeyim ve günleri unutmuşum

Diyorum ki kendime;

Zor şey olmalı bir çiçeğin adını taşıyor olmak

Bütün yakınlıklar su ister bilirsin

Sana aşık olduğumu düşünme böyle yazdım diye

Ben aslında umutsuzluklarımın defterini karalıyorum

Umutlu olmaktır, der yaşam çokçası

Oysa ben gerçeğin umutsuzlukta saklı olduğunu biliyorum

Biz ki; bu dünyada kafeslerinde seyirlik birer açlık sanatçısıyız

Kimse düşünmüyor bile yıkmayı içindeki o güzelim hayvanat bahçesini

Hayatın duvarlarına dilekler yazma

Kuşlara ekmek bırakma artık

Anneme söyle beslenme çantamı hazırlamasın

Artık ...bütün okulları bırakma zamanı

tk

BİR GÜN TEK BAŞINA

"yaşlı bir bilge öldüğünde,bir kütüphane yanmış demektir" Afrika atasözü

..an-sı-zım

yorgun bir yürek yangını içleri

suskun

gözlerinde hüzünlü kediler

yine de 

rüzgarda ıslık çalıyor ölü kavak ağaçları...

tk

GÜNLÜKLERİMDEN

ah be günlük bu temmuz günlerinde şu dışarıdan gelen sesleri de işitiyorsun demi.tekbir bismillah Allahu ekber,şeriat isteriz,gavurlara ölüm,laikçilere ölüm,vs vs ekmek istemek gibi de değil bu ölüm isteyen haykırışlar. biri hep düşman ama niye düşman,niçin düşman soran eden yok. ah be günlük birde bağıranları görsen; hayatında misal hiç Bodrum'a tatile gidememiş, 2000 model bir araba sahibi olunca o arabayı her sabah üç kez silen insanlar. velhasıl geçim derdinde kıt kanaat geçinen, öbür dünyaya inanan, orada mutlu olmak içinde burada kendine öğretilenlere uymaya şartlandırılmış insanlar. birini kulağından tutup gel kardeşim sana piyango çıktı seç bakalım İsviçre'ye mi gönderelim seni Arabistan'a mı desen, tereddütsüz İsviçre diyecek tipler bunlar... velhasıl günlük biliyorsun bizim yürüyüşlerimizde oldu; ağacı,emeği, barışı korumak için. bizi polisler copla yere sermezse onlara o ay maaş verilmeyeceği tembihlenmişti ama bu gece ortaya çıkan karanlık kalabalıklara karışan eden de yok, bilakis poliste bunlarla herhalde,yaniii. ah be günlük hani nerede o şarkılardaki Akdeniz akşamları...

herkes de darbe karşıtıymış, bütün (partilerimiz) seçmenlerin iyiliğine duacıymış. ah be günlük sanırsın hiç hırsızlık olmamış, hukuk üpüstün(yani çok üstün,yani göklerde), memleket çok ileri taa uzaya götürülmüş, asla iskonto, komisyon, ihale peşinde koşmamış vekillerimiz.. herkes memleketi kurtarma derdinde biraz kendini kurtarmış o kadar. sokağa çıkıp yirmi yaşındaki askerin boğazını kesenler meğer demokrasiye sahip çıkmışlar. minarelerden selaaaa okuyanlar,cihat çağrısı yapanlar meğer demokrasiye sahip çıkmışlar. ah be günlük bindirdiler bu kalabalıkları bir alamete götürüyorlar .....

sen gülümseme üzerine hiç şiir hatırlıyor musun sevgili günlük? misal gülünce limon ağacına benzeyen uzakta mavi bir sevgilin var mı,hadi karıştır sayfalarını:)

"kim bilir bir limon ağacı
ne güzel anlatırdı seni;
içimdeki o şehrin kar altında tutsak kuşlarına...

sen dört yanı masmavi bi adasın içimin atlasında
gülümsemendir her sabah başıma taktığım o altın taç
hem neyim ki zaten ben; bir insandan başka
sevmiş olmaktandır gururum
sevmekdendir yalnızca..."

tk